7 Ekim 2023, Filistin halkı için yıllardır süregelen soykırımdan kurtulma çabasıdır. Katil İsrail için ise soykırımın yeni bir evresinin başlangıcıdır. İsrail’in başlattığı yoğun askeri saldırılar, yalnızca Hamas’ı hedef almakla sınırlı kalmadı; bilakis bir halkın topyekûn varlığına yöneldi. En çok da çocuklara…
Savaşlarda en korunmasız olanlar kimdir? Elbette çocuklar. Ancak Gazze'de durum bambaşkaydı. Burada çocuklar yalnızca “kurban” değil, aynı zamanda “hedef” haline geldi.
Birleşmiş Milletler ve Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre:
Bu veriler, yalnızca bir savaşın değil, sistematik ve bilinçli bir soykırımın göstergesidir. Çünkü ölen her çocuk, yalnızca bir can değil; bir gelecek, bir ümmet umudu, bir anne duası, bir milletin nefesidir.
Filistin'deki ölüm ve yıkım verilerine ulaşmak için bakınız: https://statistics.btselem.org/en/all-fatalities/by-date-of-incident?section=overall&tab=overview
7 Ekim sonrası saldırıların şiddeti, genişliği ve sürdürülebilirliği gösteriyor ki, bu yalnızca bir "askerî harekât" değil. Bu, bir halkı doğrudan yaşanmaz hale gelen topraklardan zorla göç ettirme politikasıdır.
İsrail, Gazze’de:
Amaç nettir: Hayatın sürdürülemediği bir Gazze bırakmak ve Filistinlileri topraklarından vazgeçmeye zorlamak.
Çünkü çocuk bir halkın yarınıdır. Çünkü çocuk demek, direnişin devam etmesi demektir. Bu yüzden İsrail, sadece bugünü değil, Filistin’in yarınlarını da hedef aldı.
Bir çocuğun cesedinden ne istediniz?
Bir oyuncak ayıya sarılı cansız bedenin ne suçu olabilir?
İşte bu sorular, vicdanı olan herkesin cevaplaması gereken sorulardır.
Firavun’un çocukları öldürerek geleceği yok etme politikası, nihayetinde kendi sonunu getirmişti. Çünkü Allah, zulmün en koyu olduğu zamanda bir Musa gönderdi.
Bugün Gazze'de öksüz kalan bir çocuk, yarın Filistin’in özgürlük mücadelesinde bir öncü olabilir. Bugün evini kaybeden bir çocuk, yarın bütün bir ümmetin vicdanı olabilir. Çünkü tarih şunu gösterdi: Bir Musa yeter.
Gazze, sadece bir coğrafya değil, insanlığın aynasıdır. O aynada kimimiz suskunluğu, kimimiz ihaneti, kimimiz ise onurlu direnişi temsil ediyoruz.
Bugün o aynaya baktığımızda, gözyaşları içinde dua eden bir çocuk görüyoruz.
Ve biz biliyoruz ki:
Tüm çocukları öldürseniz de elbet bir Musa sağ kalacaktır.
Ve o Musa, bir gün adaleti yerle bir edilen yeryüzüne yeniden getirecektir.
Mazlumun yanında durmak, sadece bir tercih değil; insanlığın gereğidir.
Bu şiir, takipçimiz Büşra IRMAK tarafından kaleme alınmıştır.
Bu yazı, takipçimiz "Marka Kobiler" tarafından kaleme alınmıştır.
Bu yazı, takipçimiz "K. Sümeyye SANCAK" tarafından kaleme alınmıştır.